Albanoloji Enstitüsünün 34 kişiden oluşan bilim heyeti Yunus Emre Enstitüsü ile Atatürk Kültür Merkezinin organizasyonuyla 2-8 Kasım 2015 tarihleri arasında Türkiye’yi ziyaret etmiştir. Altı gün süren gezi kapsamında Ankara, Konya, Bursa ve İstanbul’daki bilim ve araştırma kurumları ile kültür hazinemizin önde gelen eserleri ziyaret edildi.

2 Kasım 2015 Pazartesi günü akşamüstü Anakara’ya intikal eden grubun Türkiye programı Kosova Anakara Büyükelçiliği ziyaretiyle başladı. Müteakip günün programı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu’yla başlayıp Milli Kütüphane Müdürlüğü, Etnografya Müzesi, Anakara Vakıf Eserleri Müzesi ve Türk Tarih Kurumu ziyaretleriyle devam etti. Günün son ziyareti Yunus Emre Enstitüsü Başkanlığına gerçekleşti.

Ankara’da ziyaret edilen kurumlarda, kurumların karşılıklı sunumlarının ardından ortak bilimsel projeler gerçekleştirme, karşılıklı dijital veri paylaşımı, ortak yayın hazırlama ve araştırmacıların karşılıklı ziyaretleri gibi konular üzerinde duruldu.  Bu ziyaretlerin, ileride daha derinlikli bilimsel ortaklıklara yol açacağını ümit ediyoruz. 

Gezinin üçüncü gününde Konya İl Kültür Müdürlüğünün organizasyonuyla Konya’yı ziyaret eden heyet, Hz. Mevlana Külliyesi, Konya Yazma Eserler Bölge Müdürlüğü, İstiklal Harbi Şehitliği Müzesi ve İnce Minareli Medreseyi gezerek Türk tarihinin tasavvuf, ilim, kültür ve istiklal mücadelesine ait somut eserlerini yakından görme fırsatı buldu. İnce Minareli Medrese’deki çift başlı kartal ziyaretçilerin ilgisini çekerken bu simgenin ortak kültürümüzün belirgin unsurlarından birisi olabileceği dile getirildi.

Osmanlı Devletinin ilk payitahtı olan Bursa gezisi ise Atatürk Kültür Merkezi Başkan Yardımcısı Şaban Abak rehberliğinde Kosova ve Balkanlarda derin izler bırakmış olan Osmanlı padişahı Murad Hüdavendigar’ın külliyesi ile başlayıp Tophane’deki Osman Gazi ve Orhan Gazi türbeleriyle devam ederek Göç Müzesiyle noktalandı. Hem Osmanlı’nın yegane şehit padişahı I. Murad yâd edildi hem de Göç Müzesinde Balkan Türklerinin göç acısı paylaşıldı.

Medeniyetler başkenti İstanbul gezisi, Panorama 1453 Tarih Müzesinin büyüleyici atmosferinde başladı. Ardından ecdadımızın yazılı hazinesi olan Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi ziyareti gerçekleşti. Bu hazine hayran olunmayacak gibi değildi. Süleymaniye’nin ihtişamıyla büyülenen grup aşure ikramı karşısında hayranlığını bir kez daha dile getirdi. Hakkında nice şiirler yazılmış olan İstanbul’daki ziyaretler Sultanahmet Camii ve Ayasofya Müzesi gezisiyle son buldu.

Albanoloji Enstitüsü heyeti gezi süresince zengin Türk mutfağının en lezzetli yemek ve içeceklerini de tatma imkanı bulmaktan ve Türk misafirperverliğini bizzat görmüş olmaktan ziyadesiyle memnundu. Priştine’ye dönüş yolunda ziyaretin hem keyifli hem de kendileri için verimli geçtiğini belirten Albanoloji Enstitüsü araştırmacıları iki ülke arasında mükemmel seviyede seyreden siyasi, diplomatik ve ticari ilişkilerin bu tür programların iki ülke arasındaki bilimsel ve akademik işbirliğinin gelişmesine de hizmet edeceğine ilişkin kanaatlerini dile getirdiler.